Bu süreçte ana – babalara düşen görevler ne olacaktır. Yardımcı olmak adına neler yapabilirler önemli bir sorudur.
Birçok çocuğun ve gencin uzun süredir hazırlık yapmakta olduğunu biliyoruz. Teknik hazırlıkları okullarında, dershanelerinde, eğitmen ve öğretmenleri rehberliğinde gerçekleşti. Hazırlık aşamasının ve sınavların çocuklarımızın geleceğine ilişkin önemli bir basamak olduğunu biliyoruz. Bu sınav sürecinde onları anlamak ve destek olmak ana-baba olarak kendi katkıları ne oldu. Neler yaptılar? Neler yapabilirler? Bunları gözden geçirebilir ve eksikleri kapatabilirler diye düşünüyorum.
Bu süreçte Ana – babaların duruma uygun yaklaşımları çok önemlidir
“Çocuklar çok kaygı ve stres yaşıyor, yazık değil mi?” Bu soruyla sık karşılaşıyoruz. Aslında anlaşılmayan temel bir çelişki var: “Çocuklar donanımlı olsun. Gelecekte başarılı olsun. Ama bunlar hiç yorulmadan olsun.”diyoruz. Bu mümkün müdür?
Öncelikle çocuklara gençlere bakarken; “Kıyamam” ve “Çok yoruluyor” gibi ifadeler kullanmaktan kaçınılmalıdır. Bunların yerine; “Seni takdir ediyorum. Kendin için çaba harcamanı kutluyorum” ya da “Gelecekte bu emeğinin karşılığını alacağından eminim” gibi ifadelerle yüreklendirici düşünceler aktarılmalıdır. Bu arada elbette dinlenme, eğlenme ve beslenme gibi temel ihtiyaçlarına saygılı davranılmalı hatta bunlarla ilgili plan ve uygulamalarına destek olunmalıdır. Örneğin yoğun çalıştıkları bu dönemde ceviz, kuru incir, hurma, fındık gibi kuru yemiş, kahvaltıda; bal, pekmez, gece sütü gibi ek besinler takviye ederek aynı zamanda destek olma çabalarını hissettirebilirler. Uyku düzenine, beslenme, dinlenme ve eğlenme sürelerine özen göstermede uyararak rahatlamalarına yardımcı olabilirler. Ev içinde ki sorumluluklarını bu dönemde azaltarak yüklerini hafifletebilirler. Sınav günü kahvaltı, giyinme, motivasyon, başarı dileme gibi konularda ve ulaşımı kolaylaştırma da çocuklarına destek olabilirler.
Bilinmesi gereken başka bir konu başarının kaygı ve stressiz olamayacağıdır. Yeni bir deneme veya basamak kendi içinde “Acaba yapabilir miyim?” sorusunu ve telaşını doğal olarak barındırır. Bu telaşı ve stresi yaşamazsa umursamıyor demektir. Önemli olan başarı denemeleri yaparken, başarılı olamadığı zamanlarda da ona değer verdiğinizi hissetmesidir. “Canın Sağ olsun.” diyebilmek, “Önemli olan çaba harcaman.” “Kazandıkların karındır, azımsama.” diyebilmek kendini iyi hissetmesine, ana – baba tarafından koşulsuz kabul edildiğini fark etmesine neden olacaktır. Bazı durumlarda fazla yoğun yaşandığında sınav kaygısı ve heyecanı çocuklar için engelleyici olabilmektedir. Baş edemeyeceği kaygısını yoğun yaşıyorsa desteklenmeli ve Stres kontrolü yöntemlerinden yararlanılmalıdır. Bu çerçevede rehber öğretmenlerinden destek alıyorlar. Ege Kişisel gelişim olarak biz de bireysel ve gurup çalışmaları çerçevesinde Sınav kaygısı, heyecan kontrolü, odaklanma, konsantrasyon, stresle baş etme konularında çalışmalar yürütüyoruz.
Bizim bugün için göz ardı etmememiz gereken başka bir konu var. Bu sınav sistemlerinin kusursuz olduğu söylenemez ve sınav çocuğun geleceğe ilişkin aşması gereken basamaklardan yalnız bir tanesidir. Sınavın sonucu olumsuz gelse bile yukarıda sıraladığım kazanımlar çocuk-gençte kalacak ve onu geleceğe taşıyacaktır. Yeter ki; her koşulda çocuğunuzun yanında yer alacağınızı hissettirip, ona sevginizin koşulsuz olduğunu söyleyerek, desteğinizi sürdürün.
Son olarak bir hatırlatmada bulunmak istiyorum; Gerek OKS’ ye girecek çocuklarımızın gerek ÖSS‘ye girecek gençlerimizin kendileri için gösterdikleri çabaları ödüllendirmek.
Bu ödülün büyüklüğü, biçimi, içeriği her aile’de hatta her anne-babayla ilişkide ve bütçede farklılık gösterecektir. Fakat parasal açıdan ne kadar yoksun olursak olalım; sevgi dolu bir kucağa, gururla ışıldayabilecek gözlere sahip olduğumuzu hatırlayalım. Kolay yetişmeyen yeri doldurulamaz güzel çocuklara ve gençlere sahip olma zenginliğimizi de lütfen unutmayalım.
Speak Your Mind