Tatil Bitti Şimdi Okul Zamanı!
Yaz tatilinin ardından 2014-2015 eğitim-öğretim yılı açılıyor.
Okulun İlk Günlerinde Aile Desteği Önemlidir
Yaz döneminin bitmesiyle birlikte okullar, eğitim merkezleri, dershaneler gibi eğitim/öğretim alanları yeni dönem faaliyetlerini başlatıyor.
Eğitim Koçluğu çerçevesinde çocuk ve gençlerle özel çalışmalar yürütmekteyiz. Aile Danışmanlığı yolu ile ebeveynlere çocuklarının ruh sağlığı ve gelişimi konularında profesyonel destek sunuyoruz. Okullar açılırken Ege Kişisel Gelişim ve Yaşam Koçluğu Merkezi olarak öneriler sunmak istedik.
Öncelikle çocuğa özel zaman ayrılmalı okul dönemi uyumu için yardımcı olunmalıdır.
Ailelerin okul hazırlıklarını tamamlamakta olduğu bu dönemde en temel ilke çocuk ile işbirliği ve motivasyondur.
Yeni bir okula başlayanlar ve ya ilk kez okulla tanışacak olanlar için ilk günlerde birlikte gidilip bırakılması planı sakinleştirici olacaktır.
Çocukların zaten hep bildiği varsayılarak atlanan bir şeyi hatırlamak anlamlıdır. Onlara okula gitmenin gelişimleri için gerekli bir durum olduğu ve anılar biriktirme süreci olduğu anlatılmalıdır.
Uyku düzeninin okul sürecine uygun hale getirilmesi,
Oyun saatlerinin gezme ve televizyon izleme saatlerinin okul saatine göre düzenlenmesi,
Beslenme saatlerine ve düzenine dikkat edilmesi,
Evdeki çalışma masasının yada ders çalışma alanının yeniden düzenlenmesi,
Okul araç gereçlerinin ve kıyafetlerin gözden geçirilmesi ve eksiklerin giderilmesi.
Bu düzenlemeler okula uyumu kolaylaştırmakla birlikte, çocukla iletişim kurma ve işbirliği konularında da önemli ayrıntılardır.
Alışverişte birlikte olmak; nitelikli bir paylaşım, çocuğa özen, zaman ayırma ve yeni dönemin hazırlıklarını sevinçle paylaşma açısından önemlidir.
Okulun açılmasını “masrafların artması” gibi görmek ve çocuğa yansıtmak kesinlikle kaçınılması gereken bir durumdur. Elbette belli bir bütçe ayrılacağı için zorlayıcı bir süreçtir fakat bu çocuğu üzecek şekilde yansıtılmamalıdır. Gerekirse ekonomik zorluk uygun bir dille paylaşılmalıdır. Ekonomik zorluk olmasa bile işbirliği yapılarak önceki yıldan kullanılabilir malzemelerin birlikte gözden geçirilmesi, tutumluluk ve/veya kendi bütçesine uygun davranma kavramları çocukla konuşulmalıdır.
Okula önceden başlamış ve üst sınıfa gidecek olan çocuklar uzun yaz tatilinden sonra okullarına geri dönecekler. Bu dönemi ailelerin yeni bir başlangıç olarak, çocuklarının yeni sınıfına başlama heyecanı olarak algılamalarına yardımcı olmaları motivasyon sağlayıcı olumlu bir yaklaşımdır.
Çocukların tatil havasından çıkıp tekrar okula uyum sağlayabilmesi için gerekli olan üç ana unsur; sabır, hoşgörü ve destekleyici tutumdur.
Aileler okul hakkında konuşurken çocuklarının yaş özelliklerini göz önünde bulundurmalıdır. Örneğin ilköğretim beş, altı ve yedinci sınıftakilere, lisede okuyanlara arkadaşlarıyla buluşmalarının nasıl geçtiği ve benzeri sorular sorulabilir. Ergenlik dönemi akran ilişkilerinin önemsendiği bir dönemdir. Daha küçük yaştakilere de yeni arkadaşlar yeni bilgiler öğreneceği konusunda özendirici, olumlu şeyler söylenmelidir.
Çocuk okul hakkında bir şey anlatırken dikkatle dinlemek önemlidir. Dinlenmeyen bir çocuk daima paylaşmaktan kaçınacaktır.
Ayrıca; Yetişkinlerin öğretmenleriyle, arkadaşlarıyla olan keyifli anılarını okulun başlama döneminde paylaşmaları yararlıdır. Hatta çocuğun da tanıdığı arkadaşları ve akrabalarıyla ortak okul dönemlerini anlatmaları destekleyici bir tutumdur. Meslek sahibi, başarılı, düzenini kurmuş yetişkinlerin de bir zamanlar okula gittiğini bilmek durumun doğallığını fark ettireceğinden yararlı olacaktır.
İlk defa okula merhaba diyecek minik çocuklara yaklaşım
İlk başlangıç günlerinde, okula ilişkin yargıların oluştuğu bilinmektedir. Çocuğun bu dönemde desteklenmesi yargılarını etkileyeceği için son derece önemlidir.
Özellikle yeni başlayan çocuklarda destekleyici olmakla aşırı duygusal davranmanın karıştırılmaması gereklidir.
Unutulmamalıdır ki; Okula gitmek henüz bilmedikleri bir durum. Evden ve güvenli ilişkilerden kısa süre için de olsa uzaklaşmak demek. İlk günlerde çocuğun korkuları, çekingenliği normal karşılanmalıdır.
Okulda neler yapılacağını uygun ve olumlu ifadelerle anlatmak okulun büyümenin bir parçası olduğundan örneklerle söz etmek rahatlatıcı olacaktır.
Okula gitmek istememesi durumunda “bir günle bir şey olmaz” tutumunun başka isteksizlikleri besleyeceği hesap edilmelidir.
Bu dönemde bilinmeyenle karşılaşacak olan minik bir çocuğun gerginliği normal sayılmalıdır.
Hassas, ağlamaklı, sinirli olabileceği, okula gitmek istemeyebileceği, inatlaşmalara kalkışabileceği hatta tuvalet alışkanlığında değişiklikler olabileceği akılda tutulmalıdır. Ama okula gitmemesinin çok daha olumsuz sonuçları olacağı da bilinmelidir.
Çocuğun okula gidişi yalnız eğitim öğretim açısından değil aynı zamanda ruh sağlığı ve sosyal ilişkileri adına da gereklidir.
Zaman ayırmak, açıklamalarda bulunmak, mümkünse bir hafta hiç değilse ilk günler okula götürmek ve almak yarar sağlayıcı olacaktır.
Öğretmeni, okulu ve arkadaşları hakkında olumlu, teşvik edici ifadeler kullanmakta önemlidir.
Bir haftadan uzun süren gerginlikler olursa önemsenmeli, gerekirse profesyonel destek alınmalıdır.
Speak Your Mind